18 Haziran 2025 Çarşamba
DOLAR 39.54 ₺
EURO 45.51 ₺
STERLIN 53.20 ₺
G.ALTIN 4,305.41 ₺
BTC 104,807.17 $
ETH 2,520.36 $
BİST 9,177.78

    RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin: “Aile dostu yayın saati uygulaması tanımlanacak”

    Gündem 2
    Yayınlama: 18 Haziran 2025 Çarşamba 13:17 Kaynak: Birlik Haber Ajansı Editör: Cansu R.

    RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, aile yapısının korunmasına yönelik yeni adımlar atılacağını belirterek, gündüz kuşağında “Aile Dostu Yayın Saati” uygulamasının devreye alınacağını açıkladı.

    RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin: “Aile dostu yayın saati uygulaması tanımlanacak”

    ANKARA-BHA

    Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, Yeni Şafak gazetesine verdiği röportajda, medya içeriklerinde toplumsal sorumluluğu esas alan yeni uygulamalara dair önemli açıklamalarda bulundu. Aile yapısının korunmasına yönelik çalışmaların artırılacağını vurgulayan Şahin, gündüz kuşağının belirli bir bölümünde "Aile Dostu Yayın Saati" uygulamasının hayata geçirileceğini ifade etti.

    Gündüz kuşağında aile dostu yayın içeriği

    Şahin, mevcut yönetmeliklere göre saat 00.00 ile 05.00 arası dışında kalan zamanların hâlihazırda “korumalı saat” olarak kabul edildiğini hatırlattı. Ancak bu düzenlemenin yeterli görülmediğini, özellikle gündüz saatlerinde çocukların, yaşlıların ve kadınların yoğun şekilde ekran başında olduğuna dikkat çekerek, söz konusu zaman diliminde yayınlanacak programların daha özenli ve duyarlı içeriklerden oluşması gerektiğinin altını çizdi.

    Yeni düzenleme ile birlikte gündüz kuşağında belirli bir saat aralığının “Aile Dostu Yayın Saati” olarak tanımlanacağını belirten Şahin, bu zaman diliminde yayınlanacak programların; şiddetten uzak, aile birliğini zedelemeyen, sansasyonel unsurlar içermeyen ve kültürel açıdan değer taşıyan içeriklerden oluşacağını vurguladı. Söz konusu uygulamanın yalnızca izleyiciyi korumakla sınırlı kalmayacağını, aynı zamanda yayıncıları daha nitelikli ve sorumluluk bilinci yüksek içerikler üretmeye teşvik edeceğini de sözlerine ekledi.

    Başkan Şahin, RTÜK bünyesinde bir “seçici kurul” oluşturulmasının ve yayınların içerik açısından incelenmesinin gündemde olduğunu aktararak, kuruldan onay alan programların “Aile Dostu Yayın” olarak işaretleneceğini ve ekranın bir köşesinde bunu gösteren bir logonun yer alacağını söyledi. Şahin, “İzleyici o logoyu gördüğünde, karşısındaki içeriğin güvenilir olduğunu bilecek. Kamu yararını gözeten, toplumsal değerlere duyarlı, yenilikçi programların yaygınlaşması hem izleyiciye hem sektöre katkı sağlayacaktır.” dedi.

    Aile Dostu Sertifika Sistemi hayata geçirilecek

    Röportajda “Aile Dostu Sertifika” sistemine ilişkin bilgiler de aktaran Şahin, söz konusu sistemin temelinin 2018 yılında yayımlanan “Aile ve Çocuk Dostu Yapım ve Dizilerin Teşvik Edilmesine Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” ile atıldığını söyledi.

    Şahin, söz konusu yönetmelikle birlikte aile bütünlüğünü koruyan, çocuk ve gençlerin gelişimini destekleyen yapımların tanındığını ve ödüllendirildiğini belirtti. “Bu konuda hem tecrübemiz var hem de somut uygulamalarımız oldu.” diyen Şahin, yeni yayın döneminde hayata geçirilecek sertifika sistemine ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Kültür ve Turizm Bakanlığımız ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız, aile ve çocuk dostu yapımların belirlenmesi, ödüllendirilmesi ve teşvik edilmesi üzerinde durmaktadır. Aile Dostu Sertifika Sistemi ile bu yaklaşımı daha kurumsal ve kapsamlı bir yapıya kavuşturmayı hedefliyoruz. Bu konuda görüşmelerimiz ve çalışmalarımız devam etmektedir.”

    Bu sertifikayı alacak yapımların aynı zamanda çeşitli teşviklerden yararlanabileceklerini, bu teşvikler arasında reklam gelirlerinde avantaj, mali destek ve yayın saatlerinde öncelik gibi başlıkların yer alacağını belirten Şahin, konuya ilişkin Hazine ve Maliye Bakanlığı ile görüşmelerin sürdüğünü de dile getirdi.

    Ağustos ayı itibarıyla ilk sertifikaların verilmesinin planlandığını işaret eden Şahin, “Aile Etki Değerlendirme Raporu” ile diziler gibi yapımların topluma etkisi birkaç bölüm yayınlandıktan sonra analiz edilecek. Buradan elde edilecek bulgular da hem sertifikalandırmada hem de kamuoyuna rehberlik etmede kullanılacak. Kısacası amacımız; tabii ki özellikle aile yılı münasebetiyle de aileyi korumak fakat aynı zamanda da yayıncılığın geleceğini de koruyan bir yapıyı hayata geçirmektir.” sözleriyle yeni uygulamaların temel hedefini ortaya koydu.

    Sokak röportajlarında yeni dönem

    Sokak röportajlarının özellikle sosyal medya platformlarında sıkça karşılaşılan bir içerik türü hâline geldiğini belirten Şahin, bazı örneklerde ciddi etik ve hukuki sorunların görüldüğünü dile getirdi. “Şunun altını çizmek isterim: RTÜK olarak biz ifade özgürlüğüne, haber alma hakkına sonuna kadar saygılıyız. Ama bu özgürlük, toplum huzurunu bozacak, insan onurunu zedeleyecek şekilde kullanıldığında, müdahale etmek bizim görevimiz,” dedi.

    Bazı röportajlarda tarafsızlıktan uzak, manipülatif ve provokatif içeriklerin yer aldığını söyleyen Şahin, kimi zaman toplumun hassas değerlerinin hedef alındığını, kimi zaman da kurgu içeriklerin gerçek gibi sunularak izleyicinin yanıltıldığını vurguladı. “6112 sayılı Kanun’un 8. maddesi, çok açık şekilde yayınların insan onuruna, özel hayatın gizliliğine ve kamu düzenine saygılı olması gerektiğini söylüyor. RTÜK olarak biz bu hüküm çerçevesinde gerekli yaptırımları uyguluyoruz. Vatandaşlarımızın kişilik haklarına, onuruna ve itibarın korunmasına büyük önem veriyoruz. Sokak röportajları dâhil, tüm içeriklerde etik ve hukuk kuralları çerçevesinde denetim görevimizi kararlılıkla sürdüreceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.

    Şahin, artık bu röportajların yalnızca basın kartı sahibi ya da akredite edilmiş kişiler tarafından yapılması yönünde bir düzenleme ihtiyacının doğduğunu aktararak “Sayın Cumhurbaşkanımızın da belirttiği gibi, herkesin eline mikrofon alıp gazetecilik yapması, kamu yararını gözetmeden içerik üretmesi kabul edilemez.” dedi.

    TBMM’ye sunulan yeni yasa teklifinde bu yönde düzenlemelere yer verildiğini anımsatan Başkan Şahin, sözlerine şöyle devam etti: “Toplumda huzursuzluk yaratmayı amaçlayan, kin ve nefret söylemi içeren sokak röportajlarının önüne geçilmesi, yalnızca yetkilendirilmiş kişilerin bu faaliyeti yürütmesi ve kurallara uymayanlara cezai yaptırım uygulanması amaçlanıyor.”

    Geleneksel yayıncılıkta ortak sorumluluk çağrısı

    Geleneksel televizyonculuğun önemine de değinen Başkan Şahin, sektörün içinde bulundukları zorlukların farkında olduklarını vurguladı. “Televizyonlarımızı anlıyoruz. Zorluklarını, ayakta kalma mücadelelerini, reklam dengelerini ve izlenme baskılarını çok iyi biliyoruz. Televizyonlarımıza sahip çıkmak da bizim görevimiz. Geleneksel yayıncılık bu ülkenin sesidir, gözüdür; kriz anlarında milletin yanında duran yegâne iletişim mecrasıdır.” ifadelerini kullandı.

    Ancak yayınılık anlayışının kamu yayıncılığı ilkeleriyle uyumlu olması gerektiğini de belirten Şahin, özellikle gündüz kuşağındaki içeriklere yönelik toplumsal hassasiyetin göz ardı edilemeyeceğini söyledi. “Bu alanı tümüyle kaldırmak gibi bir niyetimiz yok; çünkü bu kuşağın ana akım televizyon kanalları için hayati bir gelir alanı olduğunu biliyoruz. Ancak bu alanı, denetimsiz dijital platformlara yönelişi artıracak şekilde değil; sorumluluk bilinciyle, kaliteyi ve toplum yararını esas alarak dönüştürmek zorundayız.” dedi.

    Şahin, kamu yayıncılığı kimliğinin korunması gerektiğini belirterek şu sözlerle tamamladı: “Televizyonlarımız bizim göz bebeğimizdir. Ama bu göz bebeği, sadece izlenme kaygısıyla her türlü içeriği meşrulaştıran bir mecra haline getiremeyiz. Televizyonlarımızı koruyoruz ama onlar da kamu yayıncılığı kimliğini güçlendirmek zorunda. Bu dengeyi birlikte kurmak, bu sorumluluğu birlikte taşımak zorundayız.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

    İlk Yorumu Sen Yaz
    code